Ormandan Tek Bir Yeşil Dal Kesmişliğimiz Yok…

Ormandan Tek Bir Yeşil Dal Kesmişliğimiz Yok…

Daha başlıktan hadi canım sende dediğinizi duyar gibiyiz ama gerçekten durum başlıkta da söylediğimiz gibi. Sektörün ismi bile “Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri” olunca, aksini iddia etmek zor olsa da gelin size durumun aslını anlatalım. Bizim sektörümüzün ana kaynağı; plantasyon dediğimiz ve endüstriyel kullanım için üretilen; nasıl meyve sebze tahıl ekiliyorsa benzer şekilde ekilen  bir nevi ağaç tarlası diyebileceğimiz alanlarda yetiştirilen ağaçlardır.

 

Gelin bu yazıda, endüstriyel plantasyonların ne olduğunu ve odun hammaddesi talebinin karşılanmasında ne kadar önemli bir role sahip olduğunu birlikte öğrenelim.

 

Endüstriyel plantasyonlar, yuvarlak odunların muhafazası veya yan mamul çıkışı için kullanılan orman alanlarıdır. Bu plantasyonlar genellikle hızlı büyüyen iğne ve yapraklı ağaç türleriyle kuruluş ve mekanizasyon temelli orman işletmeciliği yöntemleriyle yönetilir. Bu sayede, odun hammaddesi tüketiminin karşılanması için verimli doğa dostu bir üretim mekanizması oluşturulur.

 

Endüstriyel plantasyonların yaygınlaşmasında en büyük faktör; medeniyetin temel direklerinden bir olan ağaç ve ağaç mamullerine duyulan ihtiyacın artan nüfusla birlikte artmaya devam etmesidir.  Artan talep doğal ormanların korunma gerekliliğini net bir şekilde ortaya koyarken doğal olarak endüstriyel bitkilendirmelerin değerini de daha da artırmıştır. Yaşanan bu durum insanlığı endüstriyel plantasyon üretimine yönlendirmiştir. Ayrıca, endüstriyel plantasyonların ağaçlandırma sahaları olarak karbon emilimine pozitif etkileri ve erozyon tehditlerini azaltması gibi işlevleri de çevrecilik açısından doğal döngüye katkı sağlamaktadır.

 

Dünyamızda her yıl yaklaşık 3,4 milyar metreküp yuvarlak odun üretiliyor. Bu miktarın %65’i yakacak odun olarak kullanılırken, %47’si endüstriyel amaçlar için kullanılmakta. Yakacak odun genellikle gelişmekte olan ülkeler tarafından üretilirken, endüstriyel odunun büyük bir kısmı gelişmiş ülkeler tarafından üretilmekte. Bu ilkeler arasında Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Rusya Federasyonu, Brezilya ve Çin Halk Cumhuriyeti yer almaktadır.

 

Türkiye’nin yıllık endüstriyel odun ihtiyacı 17-18 milyon metreküptür ve bu ihtiyacın %94’ü yerli kaynaklarla karşılanmaktadır. Kalan miktar ise ithalat yoluyla temin edilmektedir. Ülkemiz ormancılık sektöründe hızla ilerlemek ve odun hammaddesi talebini karşılayabilmek için Endüstriyel Plantasyon İşletmeciliğini önemli bir strateji olarak benimsemiştir. Bu nedenle, endüstriyel plantasyonlar sayesinde sürdürülebilir bir şekilde odun hammaddesi üretimi gerçekleştirilerek, ahşabın çevre dostu bir seçenek olarak kullanılması teşvik edilmektedir.

 

Sonuç olarak, endüstriyel plantasyonlar odun hammaddesi üretimi için önemli bir adımdır. Doğanın bize sağladığı bu değerli kaynakları, sürdürülebilir bir şekilde kullanmak ve odun hammaddesi talebini karşılamak için endüstriyel plantasyonlar çevre dostu bir çözümdür. Yazının başında değimiz gibi biz doğal ormanlardan tek bir yeşil dal bile kesmiyoruz.

 

Lütfen yanlış bir anlaşılma olmasın. Evet ormanlardan da devletin izniyle ağaç kesimleri yapılmakta. Fakat kesilen ağaçlar belli özellikte; kesilmesi, ormana kesilmemesinden daha faydalı alan ağaçlar. Bu konuyu da başka bir bloğumuzun da ele alalım. Görüşmek üzere…